life of pi - Pi'nin Yaşamı hakkında yorumlar

 --- spoiler --- 

 film pi'nin hikayesiyle başladığında sizi de adeta içine alıyor. geminin batmasıyla birlikte harika görüntüler eşliğinde, vahşi bir hayatta kalma mücadelesi başlıyor. vejeteryan bir çocuğun balığı öldürdükten sonra ondan özür dilemesi ve onu dünyanın en lezzetli yiyeceği gibi yemesi, güzel detaylardan. disney ekolünden olsa gerek; pi'nin, kaplan richard parker ile eninde sonunda dost olacaklarını düşünüyoruz ama kaplan bir türlü yola gelmiyor. pi, canı pahasına da olsa kaplanı öldüremiyor ancak onun kendisi için ne kadar önemli olduğunu sonradan anlıyor ve anladığı üzere kaplanın dost olmadığını ve sadece bir hayvan olduğunu da babasından aldığı ders ile hatırlıyor. pi'nin sitemi olan en azından kaplanıyla, yoldaşıyla vedalaşmak istemesi de yine çok iyi noktalardandı. bana göre mutlu son, pi'nin aile kurması değil, kaplanı richard parker'a yeniden kavuşması olurdu çünkü bir hayvan ve insanın hayatta kalmak için yaptıkları mücadele, kimi zaman birbirlerine yardımları, hikayenin sonuna da ek bir güzellik katabilirdi. pi'nin yetişkin halini, yazar ile konuşurken göstermeseydi de filmin sonuna kadar bekletseydi daha iyi olabilirdi. çünkü pi'nin yaşadığını bilmek, vahşi yaşam mücadelesinde ana karakterin ölmeyeceğine dair kanıt sunuyor. bu da film sonuna kadar seyirciyi meraklandırmıyor, heyecanı diri tutmuyor. ancak zaten zor olan hayat mücadesinin bir kaplan ile desteklenmesi de karakterin yerinde siz varmışcasına hikayeye dahil olmanızı sağlıyor. hayvan ve tabiat sahneleriyle adeta göz banyosu yaptıran filmin diğer güzel yanı da din konusu. deizm konusuna çok iyi yaklaşan life of pi, hayatın mucizelerine de çok iyi göndermeler yapıyor. üstelik bunu çocukluğundan itibaren dini arayışlar içinde olan bir karakterin üzerinden yapıyor. 

 --- spoiler --- 

 bazı yerleri yukarıda değindiğim gibi istediğim gibi olmasa da son zamanlarda izlediğim en iyi film diyebilirim. görsellik ve hikayeyi aynı başarıyla veren sayılı filmlerden.

>> Reklam Gösterme.